Korkular dedim. Neden? dedi. Bilmiyorum. Kaçma yöntemleri arıyorsun, yüzleşiyor ve yeniden kaçıyorsun. Kaçarak parçalanıyor, yeniden doğuyor koşarken parçalanıyorsun. Paramparça oluyor. Yeniden doğuyor koşmaya başlıyorsun. Bu ne biçim hikaye?
“Varoluşun anlamsızlığını tanımak, bizi kendi anlamlarımızı yaratmaktan sorumlu olduğumuzu fark etmeye zorlar.” -SARTRE Her sabah yürüdüğüm bu uzun koridorda. 7 yıldır, Saat tam 08.22’de. 2. adım sigara içmek yasaktır. 6. adım konuşmak yok. Küçük, gri odama birkaç adım kala, dinlenmek…
Hayatına renkler eşlik etsin, hayatında hikayesi olan yüzler olsun. Ben sarı severim, beni sever. Hikayeleri de ben kurgulasam kafamda? Daha eğlenceli miymiş?