Bazen önümde sınırsız bir yeşil, mavi ve sarı uzanırmış gibi hayal bile kurmuyorum. O yerlerdeki insanların mutluluk dolu aptallığını, bir tutam tuz serper gibi, toprağa bırakıyorum. Bir salı sabahı, yarıda kalmış şehrin küçük bir bahçesinden, unutulmuşluğa yazıyorum. Görünmez bir ip…
Kirpiklerime düşen ışıltılı kara, hissettiğim o yumuşak vuruşlarına buruk bir ruhla karşılık vermekteyim. Sevmek için ara sıra zaman ayırabildikleriyiz.